Bugün içinde bulunduğumuz durumda aklı başında bir siyasete milletin susamış olmasına rağmen siyasetin tüm unsurları tarafından izlenen yol ne yazık ki tersi istikamette ilerlemekte. Ülkemiz tarihi halkını ve vatanını satan siyasetçilerin halkın çocuklarının kanı üzerinden siyaset yapmalarına tanıktır ve alışkındır. İşte Deniz Gezmiş'leri astılar, Mahir Çayan'ı havan topuna tuttular, ser verip sır vermeyen İbo'yu katlettiler. Yaşını büyütüp astılar Erdal'ı. Bu siyaset herkesi tektipleştirmeye ve kendine benzemeyeni yok etmeye dönük faşizan bir yapıdadır. Ancak tarih asla Din'i ve kutsal duygularımızı istismar edenleri affetmeyecektir. Tarihi Deniz Gezmiş'leri asanlar yazsa da biz onu unutmuyoruz. Tarihe onun kaldığı yerden devam etmek istiyoruz.

İşte bugün  bazı yanlış siyaset tarzından söze başlamak gerekecekse; söze CHP ile HDP koalisyonunu desteklemeyen MHP ile başlamak istiyorum; bugün kalkıp kimseye Tuğrul Türkeş'i yitirdik dememeliler. Öncelikle kendilerini aşamayacakları açıkça ortadadır. Siyaset yapıyorsanız kaçak saraydan bahsedeceksiniz ve Başkanlık sistemi diyerek Çankaya dışında kendine rol biçenlerden. Türk gücünü masada kalemle göstermelidir zira HDP meclise girmezse her şeyin daha kötü olacağı açıktır. HDP ile AKP işbirliği yaptı diyenler veya AKP ile CHP işbirliği yaptı diyenler farkında değiller; HDP'yi AKP istemiyor mecliste, CHP ise tezkereye tamamen evet demedi…

Bütün bu yanlış siyasetin neticesinde o heyecan verici çıkış, o Türk Kürt kardeşliği sesleri belki de Dağlıca'da ki 15 şehitten sonra kesilmiştir. Herkeste birbirini bir karalama çabası ve herkeste birbirini yok etme hezeyanı baş göstermektedir. Bir diğerine gerici, faşist yaftalaması baş göstermiştir. Bu noktada neden emperyalizm yancısı siyaset yapmakta ısrarcılardır, anlamak güçtür? Her iki tarafta savaş çığırtkanlığı yapanlar emperyalizmin işbirlikçisi olmaktadır. Ancak bölgede ABD'nin getireceği bir barışı olası ve kalıcı görmüyorum. ABD karşıtlığı BOP eş başkanını  karşına almanı gerektirir. Sadece PKK karşıtlığı üzerinden siyaset yapanlar ise içi boş bir Amerikan karşıtlığı yapmaktadır. Şehide kelle diyen BOP eş başkanı, milliyetçi oylara oynaman bişey değiştirmez. Zira daha önce salt askeri operasyonla terörün bitirilmeyeceği biliniyor. Şunu belirtmek gerekir ki terör ile mücadelede "terörist" başına ödül koymanız terörden nemalandığınız gerçeğini değiştirmez. Şehide kelle diyen sizdiniz.

Milliyetçi oylara gözünü diken, bakanlık vaadiyle ortalığı karıştırıp, erken seçim hükümeti gücüyle seçimlere girmek isteyen siz bir yarbay ile baş edemezsiniz. Bir yarbay çıkıyor ve Kürt’ü de Atatürkçüyü de kendi etrafında birleştiriyor ve toplum gurur duyuyor. Anlamadıysanız, müsaade etseydiniz diyor ki: Varlığını Kürt, Alevi vb azınlık karşıtlığı üzerine kuran oluşum hesap vermeli, İşid'e operasyon yapıyorum diyenler öncelikle Suruç olayını açıklamalı. Kürt Türk kardeşliği, kaostan bir medet uman, gayri resmi hükümete rağmen desteklenmelidir. İşte bu devrimci duruş sizi rahatsız etse de devam edecek. Türkiye halkı yalnız değildir! 400'ü verin, acıtmadan maneviyatınızı güçlendireyim diyeceğinize memleketin durumunun hesabını verin.

Olmazsa siz önce kendi içinizde birlik sağlayın. Abdullah Gül, Melih Gökçek, Davutoğlu, Bülent Arınç hepsi birbiriyle kavgalı. Yok bunları gizlemek adına emperyalistlerle işbirliği yapın, isterseniz ÖSO'yu İsid yerine getirin veya Pyd'yi karşınıza alın! Bu ülke çocuklarının kanı üzerinden artık siyaset yapmayın! Gayrimeşru iktidarınızı herkese tanıma zorunluluğu getirmenize rağmen, Suruç olayı daha tazedir ve  sonra şehit cenazeleri geldi. Halkın haklı barış yürüyüşünü engelleyeceğinize, halkın gariban, ezilen insanlarından elinizi çekin ve kan akıtmaktan vazgeçin! Kabul edin; durduramayacaksınız halkın coşkun akan selini!

DOĞAN ÇAYAN